ihya.org
çocuklar
Ezansız Semtler
Kendi kendime diyorum ki; şişli, Kadıköy, moda gibi semtlerde doğan, büyüyen, oynayan Türk çocukları milliyetlerinden tam bir derecede nasip alabiliyorlar mı? O semtlerdeki minareler görülmez, ezanlar işitilmez, ramazan ve kandil günleri hissedilmez. Çocuklar Müslümanlığın çocukluk rüyasını nasıl görürler?
İşte bu rüya, çocukluk dediğimiz bu Müslüman rüyasıdır ki, bizi henüz bir millet halinde tutuyor. Bugünkü Türk babaları havası ve toprağı Müslümanlık rüyası ile dolu semtlerde doğdular, doğarken kulaklarına ezan okundu, evlerinin odalarında namaza durmuş ihtiyar nineler gördüler, mübarek günlerin akşamları bir minderin köşesinden okunan Kuran’ın sesini işittiler; bir raf üzerinde duran Kitabullah’ı indirdiler, küçücük elleriyle açtılar, gülyağı gibi bir ruh olan sarı sahifelerini kokladılar.
Mevlid Gecesini İhya Ederken Çocukları Unutmamak Gerekir
Aslında Mevlid Kandili’ni ihyâ ederken ailenin sadece büyüğünü, yahut küçüğünü hesaba katmak yanlıştır.
Aile, beyi, hanımı, çocuğu ile bir bütündür.
Mevlid kelimesinde “doğum” mânası vardır.
Kandil kelimesinde de, belli günlerde yakılan aydınlık mânası bahis mevzuu.
İkisini bir araya getirip de Mevlid Kandili dediğimizde, Resûlüllah’ın doğum gecesinde minarelerde yakılan kandiller hâtıra gelmektedir.
Müslümanlar, her sene Rebiü’l-evvel ayının on ikinci gecesine giriş teşkil eden geceyi dinî merasimlerle ihyâ eder, farklı bir huzur ve neş’eyle tes’id etme titizliği gösterirler.