Askeri Mimari Surlar
Askeri Mimari Surlar
İstanbul'un esasını teşkil eden Byzantion'un antik çağdaki durumu hakkında pek bilgi yoktur.
İmparator Konstantin, Mayıs 330'da İstanbul'u yeniden kurup tören ile açmıştır. Şehrin bu yıllardaki durumu da pek bilinmez, ancak Konstantin'in çehre kara tarafından sızdığı bilinmektedir. İstanbul surları, zamanla genişleyen çehre uygun olarak batıya doğru genişletilmiştir.
Surlar, 408 - 450 yılları arasında İmparator olan Theodosius zamanında batıya doğru iyice genişletilmiştir. Theodosius surları veya kara tarafı surları adı verilen bu Surların 96 kulesi vardır .Marmara' dan mermer kule ile başlar, Haliç e uzanır, Edirne Kapının biraz ilerisinde ise, kesilir. Buradan ilerdekiler daha sonraki devirlere aittir. Surların yer yer dışarıya
bağlantı sağlayan kapıları vardır. Bu kapılara Türk devrinde çeşitli isimler verilmiştir.
Sur kapılarının bir kısmının eski isimleri bilinmemekle beraber, sadece 3 tanesinin tam ve kesin olarak isimleri, üzerlerindeki kitabelere dayanılarak tespit edilmiştir. Bunlar, Porta Aerea (Altın Kapı), Pege' (Silivrikapı), ve Rhegium (Mevlevihane kapısı)'dır . Surlar, üç bolümden meydana gelmekteydi; 1) Anasur, 2) İçsur, 3) Hendek. Surların , Ayvansaray tarafındaki ucu Theodosius zamanından sonra şehrin genişlemesine uyarak yenilenmiştir. Özellikle Komnenoslar devrinde, burada İmparatorluk sarayı olduğu için bu bölge (Blakhemae) özel olarak genişletilmiştir .
Kara surlarının devamlı olarak tamir edildiği, Bizans kaynaklarından ve kulelerdeki kitabelerden belirlenmektedir. Marmara ve Haliç surları, kara surları kadar önemli değildir. Özellikle Haliçtekiler iyice zayıf tutulmuş, Marmara surları da çok kuvvetli yapılmamıştır. Haliç surlarının zayıf olmasının sebebi, Haliçin devamlı olarak kapalı tutulması, Marmara surlarının kuvvetli olmamasının sebebi ise, denizin bu bölgede çok akıntılı olması yüzünden gemilerin buraya yanaşmasının güç olmasıdır.
Altınkapı: Kara surlarının en önemli kapısı olarak bilinir. Altın kapının özel bir durumu vardır, 0 da Via Egneüa adı verilen Istanbul Roma ana yolunun buradan başlamasından kaynaklanmaktadır. Kendine özgü bir cephe mimarisine sahiptir.
Normal kapılarda görülen bir açıklık yerine burada 3 açıklık vardır. Esas giriş imparatora mahsustur, halk yan kapılardan geçer. Cephe mermer bloklarla kaplıdır.
İmparator Konstantin, Mayıs 330'da İstanbul'u yeniden kurup tören ile açmıştır. Şehrin bu yıllardaki durumu da pek bilinmez, ancak Konstantin'in çehre kara tarafından sızdığı bilinmektedir. İstanbul surları, zamanla genişleyen çehre uygun olarak batıya doğru genişletilmiştir.
Surlar, 408 - 450 yılları arasında İmparator olan Theodosius zamanında batıya doğru iyice genişletilmiştir. Theodosius surları veya kara tarafı surları adı verilen bu Surların 96 kulesi vardır .Marmara' dan mermer kule ile başlar, Haliç e uzanır, Edirne Kapının biraz ilerisinde ise, kesilir. Buradan ilerdekiler daha sonraki devirlere aittir. Surların yer yer dışarıya
bağlantı sağlayan kapıları vardır. Bu kapılara Türk devrinde çeşitli isimler verilmiştir.
Sur kapılarının bir kısmının eski isimleri bilinmemekle beraber, sadece 3 tanesinin tam ve kesin olarak isimleri, üzerlerindeki kitabelere dayanılarak tespit edilmiştir. Bunlar, Porta Aerea (Altın Kapı), Pege' (Silivrikapı), ve Rhegium (Mevlevihane kapısı)'dır . Surlar, üç bolümden meydana gelmekteydi; 1) Anasur, 2) İçsur, 3) Hendek. Surların , Ayvansaray tarafındaki ucu Theodosius zamanından sonra şehrin genişlemesine uyarak yenilenmiştir. Özellikle Komnenoslar devrinde, burada İmparatorluk sarayı olduğu için bu bölge (Blakhemae) özel olarak genişletilmiştir .
Kara surlarının devamlı olarak tamir edildiği, Bizans kaynaklarından ve kulelerdeki kitabelerden belirlenmektedir. Marmara ve Haliç surları, kara surları kadar önemli değildir. Özellikle Haliçtekiler iyice zayıf tutulmuş, Marmara surları da çok kuvvetli yapılmamıştır. Haliç surlarının zayıf olmasının sebebi, Haliçin devamlı olarak kapalı tutulması, Marmara surlarının kuvvetli olmamasının sebebi ise, denizin bu bölgede çok akıntılı olması yüzünden gemilerin buraya yanaşmasının güç olmasıdır.
Altınkapı: Kara surlarının en önemli kapısı olarak bilinir. Altın kapının özel bir durumu vardır, 0 da Via Egneüa adı verilen Istanbul Roma ana yolunun buradan başlamasından kaynaklanmaktadır. Kendine özgü bir cephe mimarisine sahiptir.
Normal kapılarda görülen bir açıklık yerine burada 3 açıklık vardır. Esas giriş imparatora mahsustur, halk yan kapılardan geçer. Cephe mermer bloklarla kaplıdır.
Konular
- Konyadaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Kütahyadaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Malatyadaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Manisadaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Mardindeki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Mersindeki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Muğladaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Muştaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Nevşehirdeki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Niğdedeki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Ordudaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Sinoptaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Osmaniyedeki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Rizedeki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Sakaryadaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Samsundaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Sivastaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Şanlıurfadaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Tekirdağdaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Tokattaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Tuncelideki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Uşaktaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Vandaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Yalovadaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Yozgattaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- Zonguldaktaki Festivaller Fuarlar ve Yerel Etkinlikler - 2010
- ZR Bakanlık Faaliyetleri
- Kulluktan Hürriyete
- Müminin Mihengi: Dürüstlük
- İstanbul’un 7 Selâtîn Camii